
TATİLDE İNGİLİZCE ÇALIŞMAK MI? HEM DE ÇOK KEYİFLİ OLABİLİR!
Yaz tatili deyince akla ilk gelen şey genelde dinlenmek, deniz, güneş ve bol bol uyku oluyor. Ama İngilizceyle ilgili hedefleriniz varsa da uzun süre ara vermek çok iyi bir fikir olmayabilir. Peki hem tatil yapıp hem İngilizceyi gündeminde nasıl tutabilirsin?
Çalışmaya niyetli ama masa başına oturmaya pek gönüllü olmayan biriysen, bu yazı tam sana göre! Tatilde İngilizce çalışmak kulağa sıkıcı geliyor olabilir ama aslında hiç öyle değil. Günlük yaşamına ufak eklemelerle, fark etmeden ilerleyebilirsin. İşte uygulaması kolay, tatilinin keyfini kaçırmayacak işe yarayan yöntemler:
Plajda Podcast, Balkonda Şarkı
Plajda güneşlenirken, balkonda kahveni içerken veya yürüyüş yaparken kulağında bir İngilizce podcast ya da şarkı olabilir. Podcast dinlerken günlük konuşmaları, deyimleri veya kültürel konuları dinleyerek hem kulak aşinalığı kazanırsın hem de yeni kelimeler öğrenirsin. İngilizce şarkı dinlemek ise keyifli vakit geçirirken aynı zamanda dinleme aktivitesi yapmana ve eğer 15 dakika daha ayırırsan kelime ve telaffuz çalışması yapmana olanak sağlar. Bu aktivite için 1 günün 15-20 dakikasını ayırman yeterli!
Akşamları Film ya da Dizi Keyfi
Tatil modundayken dizi/film izlemek harika! Bu konuda dikkat etmen gereken tek şey seviyene uygun dizi ya da filmi seçmek. İzlediğin dizi ya da filmden 3–5 kelime veya kalıp cümle çıkar. Not al, cümleni kur ve tekrar et. Bu kadar basit ama etkili!
Kısa Kısa İngilizce Günlük
Bir deftere her gün 3-4 cümleyle “bugün ne yaptım?” diye yazmak gerçekten işe yarar. Tatilde yaşadığın anılar ve gezdiğin yerler yazmak için harika konular.
İngilizce cümle kurdukça güven kazanırsın ve farkında olmadan gramer ve kelime tekrarı yapmış olursun.
Yabancı Turistlerle Küçük Sohbetler
Eğer senin tatil yerinde de turist çoksa, küçük konuşmalara cesaret et! Unutma: Konuşmak hatasız olmak değil, iletişim kurabilmektir! İletişim kuramadığın hiçbir dili 'biliyorum' diyemezsin!
Sonuç: Tatil Dinlenmek İçindir, Ama Bu Öğrenmeye Engel Değil!
Bu yaz sen de kendi yöntemini bulabilirsin. Önemli olan büyük hedefler değil, küçük adımlar.
İngilizce’yi günlük yaşamının bir parçası yaptığında, zaten gelişim kendiliğinden gelir.